Incorrect username or password

 
28-04-2024 00:37
|
Season 90 · Week 4 · Day 27
|
Online: 4 986

Football

Football » Türkçe » Konu Dışı

Yanlış Söylenen / Kullanılan / Yazılan Sözcükler

Badge image
Kendi aramızda konuşurken kullandığımız kelimelerin bir çoğunu yanlış telaffuz ediyoruz. Bunların arasında Türkçeye girmiş yabancı kelimeler de dahildir. Şimdi size yanlış telaffuz edilen kelimeleri ve karşısına doğrularını vereceğim. Kelimeler, İmla Kılavuzu verilerine göre doğruları kontrol edilerek verilmiştir. Sıralama ise yanlış kelimelerin harf sırasına göre hazırlanmıştır. Yani ilk kelimeler yanlış kullanılan kelimelerdir. Bazen cümle şekline yakın bir kaç kelime örnekleri de görürseniz şaşırmayın. Tablo şekli ile küçük ekranlı cihazlarda iyi görülmediği için basit şekilde sıralama ile daha uygun olacağı düşündüm. Daha önce yayımlanan kelime sayısı genişletilerek sürekli güncellenmeye devam edilmektedir.

Sözcüklerin yanlış yazımının esas nedenleri; bilgisizlik, dikkatsizlik ve aceleciliktir. İnsanlar, anlamını bilmediği, az kullandığı sözcüklerin yazımında yanlışlık yapabilir. Yazım kılavuzu ve sözcük kullanma alışkanlığı olmayan kişiler de bu tür yanlışlara sık sık rastlanır.

Gerek yazılı anlatımda gerekse sözlü anlatımda (=konuşmada) sıkça kullanılan ve yazımı karıştırılan bazı sözcükler şunlardır:

(Önce sözcüğün yanlış yazımı sonra doğru yazımı verilmiştir.)

-A-

ablem / amblem,
acaip / acayip,
acenta / acente,
acitasyon / ajitasyon (kışkırtma, duygu sömürüsü yapma),
adele / adale,
afaroz / aforoz (Hristiyanlıkta cemaatten kovma cezası, darılıp biriyle konuşmama, uzaklaştırma),
afilli/ afili (gösterişli, çalımlı),
ahçı/ aşçı,
ahpap/ ahbap,
akapunktur/ akupunktur (iğne batırılarak yapılan tedavi),
alarım/ alarm,
aliminyum – alimünyum/ alüminyum,
allerji / alerji,
alobora / alabora (geminin yan yatması),
amartisör/ amortisör,
anfi / amfi (basamaklı olarak yükselen büyük derslik),
anotomi / anatomi,
antiparantez / antrparantez,
antreman/ antrenman,
aparatif – aperatif / aperitif (ön içki),
aporlor – hoporlör – opörler / hoparlör,
aptes/ abdest,
arabeks / arabesk,
arefe / arife,
arozöz/ arazöz (yolları ve yol kenarlarındaki yeşillikleri sulamakta kullanılan araç),
artiz – artis / artist,
askari/ asgari (en az, en düşük),
assubay / astsubay,
asvalt / asfalt,
aşentiyon – aşantiyon / eşantiyon,
aşofman – eşortman- / eşofman,
ataç / ataş (tutturgaç),
atelye/ atölye,
ateşe / ataşe (elçilik uzmanı),
avut/ aut (dış),
Azerbeycan / Azerbaycan…

-B-

barsak/ bağırsak,
bilader / birader,
bilimum / bilumum,
birfiil/ bilfiil,
birhaber / bihaber,
boğa yılanı / boa yılanı,
boy pos / boy bos,
boğça – poaça – poça / poğaça,
büsküüt- püsküüt – pisküüt – pisküvi – püsküvüt… / bisküvi…

-C-Ç-

canbaz/ cambaz,
candarma- cenderme/ jandarma,
celatin / jelatin,
ceryan / cereyan,
ceton / jeton,
cimnastik / jimnastik,
ciyer / ciğer,
çekinser / çekimser,
çiflik / çiftlik,
çinakop / çinekop,
civa / cıva,
çukulata- çukolata / çikolata…

-D-

dekarasyon / dekorasyon,
dekaratör / dekoratör,
dersane / dershane,
dinazor / dinozor,
direk / direkt,
döğmek / dövmek,
döküman / doküman (belge),
dökümanter / dokümanter (belgesel)…

-E-

egzantrik-ekzantrik- egsantrik/ eksantrik (dış merkezli, ayrıksı),
egzos- egsoz- eksoz-egzost- eksozt / egzoz,
ensitü / enstitü,
entellektüel / entelektüel,
entrasan / enteresan,
erezyon / erozyon (aşınma),
eskirim / eskrim,
espiri / espri,
eşgal-eşkal / eşkâl (dıştan görünüş, biçim),
evsane / efsane,
ezzane / eczane…

-F-

faliyet /faaliyet,
fantazi / fantezi (değişik heves, değişik beğeni),
fasülye/ fasulye,
fermar/ fermuar,
fesetmek/ feshetmek (bozmak, dağıtmak),
fiat/ fiyat,
filim/ film,
fites/ vites,
florasan/ floresan…

-G-

gangaster/ gangster,
gangren/ kangren,
gardolap/ gardırop,
gaste- gazte/ gazete,
gravat/ kravat…

-H-

halel (bozma, bozukluk) ⇒ helâl (dinin kurallarına aykırı olmayan, dinî bakımdan yasaklanmamış olan, haram karşıtı)
hakkaten/ hakikaten,
halisinasyon- halisünasyon / halüsinasyon (sanrı),
haremlik selamlık/ harem selamlık,
harfiyat/ hafriyat (kazı),
herkez- herkeş/ herkes,
heycan/ heyecan,
Hıristiyan / Hristiyan…

-I-İ-

ıskonto/ iskonto,
Istanbul- İstambul / İstanbul,
ıstırap/ ızdırap,
istakoz / ıstakoz,
ilizyon- ilüzyon/ illüzyon (yanılsama),
inkilap / inkılap,
insiyatif / inisiyatif (öncelik, üstünlük),
istepne / stepne (yedek lastik),
istihap hatti / istiap haddi (içine alma sınırı, sığdırma sınırı)
izalasyon / izolasyon…

-K-

karsör- karisör/ karoser,
kakafoni/ kakofoni (ses uyumsuzluğu),
kalemşör / kalemşor (kalem savaşçısı),
kanpanya / kampanya,
kaporo / kaparo,
karegrafi- kareografi/ koreografi (figür ve anlatımların bütünü),
karekter/ karakter,
karnıbahar / karnabahar,
kavonoz / kavanoz,
katalok / katalog,
kaysı / kayısı,
kırahatane / kıraathane,
kilot/ külot,
kipri / kirpi,
kiprik/ kirpik,
kitlemek / kilitlemek,
klavuz/ kılavuz,
klüp / kulüp,
kokreç- kokareç / kokoreç,
kolanya / kolonya,
kollej / kolej,
kolleksiyon / koleksiyon,
kollektif / kolektif,
komidin / komodin (küçük dolap),
kominist/ komünist,
komünükasyon / komünikasyon (iletişim),
konsansüs / konsensüs (uzlaşma),
kontür- kontur / kontör,
kopye / kopya,
kurdela- kordale- kurdale / kurdele,
küpür / kupür (giyside kesim),
küvöz / kuvöz (yaşanak)…

-L-

layik / laik,
labaratuar- labaratuvar- laboratuar / laboratuvar,
lağbo- lavobo / lavabo,
laylon/ naylon…

-M-

mahçup / mahcup,
mahfolmak / mahvolmak,
mahsuz- masus / mahsus,
makina / makine,
maktül / maktul (öldürülmüş),
manüpülasyon / manipülasyon (yönlendirme, seçme),
matamatik / matematik,
mataryal / materyal,
maydonoz / maydanoz,
mefta / mevta (ölü, ölmüş kimse),
megoloman- megolaman/ megaloman (kendini çok büyük gören kimse),
melemen/ menemen,
melhem / merhem,
menapoz/ menopoz,
menejer- menecer / menajer,
mentalite / mantalite (anlayış),
menüsküs / menisküs,
meyva / meyve,
miğde / mide,
mokasen / makosen (kısa ökçeli, bağsız ayakkabı),
motorsiklet/ motosiklet,
mozayik/ mozaik,
mönü/ menü (yemek listesi),
muacir / muhacir,
muaffak / muvaffak,
muhattap / muhatap,
mundar / murdar (kirli, pis),
mustarip / muzdarip,
muşanba / muşamba,
muzur / muzır (zararlı),
münübüs/ minibüs,
müracat / müracaat,
mürüvet- mürivet / mürüvvet (cömertlik, yiğitlik),
müsayit/ müsait,
müsbet/ müspet,
müsvette / müsvedde,
mütaakip / müteakip,
mütahit/ müteahhit…

-N-

nalet / lanet,
naturel/ natürel (doğal),
nergiz / nergis,
nisbet/ nispet,
nötür/ nötr (etkisiz)…

-O-Ö-

oce/ oje,
okşizen / oksijen,
oparasyon / operasyon,
opsayd / ofsayt,
orjinal / orijinal,
şok olmak / şoke olmak,
öğe / öge,
ötenazi/ ötanazi (ölme hakkı)…

-P-

palyanço- palyoça / palyaço,
panaroma/ panorama (genel görünüm),
pantalon/ pantolon,
parağraf/ paragraf,
pardesü / pardösü,
parelel / paralel,
parende / perende (havada dönerek atılan takla),
parlementer / parlamenter,
parlemento / parlamento,
payton / fayton,
penbe/ pembe,
peştemal / peştamal,
pisiklet / bisiklet,
proğram- prooram / program,
proleterya/ proletarya (emekçi sınıfı),
promasyon / promosyon (özendirme),
provakatör / provokatör (kışkırtmacı),
psikiyatrist/ psikiyatr…

-R-

radyosyon/ radyasyon,
rakkam / rakam,
raslantı / rastlantı,
rasgele / rastgele,
restoran/ restoran,
revanş/ rövanş,
rezarvasyon / rezervasyon,
riks/ risk.
Roma rakamları / Romen rakamları,
ropörtaj / röportaj…

-S-

sada / seda: (ses),
safa / sefa (gönül rahatlığı),
sağnak/ sağanak,
sandoviç- sandöviç- sandüviç/ sandviç,
sarmısak / sarımsak,
satlık / satılık,
sellektör / selektör,
seramoni / seremoni (tören),
serbes/ serbest,
seyehat/ seyahat,
sezeryan/ sezaryen,
silahşör/ silahşor,
sohpet/ sohbet,
soy kırımı/ soykırım,
statyum / stadyum,
su basmanı / subasman (oturmalık),
subap- supab-sibop/ supap,
sueter / süveter,
südyen- sudyen / sütyen,
sükûtuhayal/ sukutuhayal (hayal kırıklığı),
süpriz- süprüz /sürpriz,
sütüdyo / stüdyo…

-Ş-

şanzuman/ şanzıman,
şarter/ şalter,
şarz / şarj,
şayibe/ şaibe,
şemşiye/ şemsiye,
şevkat/ şefkat,
şifai/ şifahi,
şohben / şofben,
şöför / şoför…

-T-

tabiyat/ tabiat,
tahüt/ taahhüt,
taamüden-tamüden/ taammüden (kasten, tasarlayarak),
tafsiye/ tavsiye,
tahtarevalli/ tahterevalli,
taktim / takdim,
taktir/ takdir
tastik / tasdik,
tanpon/ tampon,
tasfir/ tasvir,
tasviye/ tasfiye (arıtma),
taşaron/ taşeron (ikinci derecede müteahhit),
teferuat/ teferruat,
tekneloji / teknoloji,
tekrardan/ tekrar,
temize gitmek / temyize gitmek,
tenbel/ tembel,
tenbih/ tembih,
tenefüs/ teneffüs,
teravi- terevi/ teravih,
tesbih/ tespih,
tesbit / tespit,
teşfik/ teşvik,
tetanoz/ tetanos,
tiskinmek/ tiksinmek,
tiyo/ tüyo (gizli bilgi),
tolorans/ tolerans,
tos/ tost,
traş/ tıraş,
tribuşon- tirbüşon/ tirbuşon (burgu),
türübün / tribün…

-U-Ü-

ukte / ukde (yükümlülük, sorumluluk),
ultrasyon/ ultrason (yansılanım),
ultümaton- ültimatom/ ültimatom (bir devletin başka bir devlete verdiği nota),
usûl / usul,
utopya / ütopya,
ünüforma / üniforma,
ünvan/ unvan,
üvertür/ uvertür (konser öncesi çalınan parça)…

-V-

valeybol- veleybol/ voleybol,
vehamet/ vahamet (güçlük, tehlikeli durum),
vejeteryan/ vejetaryen (etyemez),
vürüs/ virüs (parazit)…

-Y-

yalnış/ yanlış
yayınlamak/ yayımlamak,
yımırta/ yumurta,
yövmiye / yevmiye…

-Z-

zenaat/ zanaat,
zerafet / zarafet (zariflik),
zınba / zımba….
Views: 88 Posts: 7
 
Page 1
 
Reply
Last Message

Ce: Yanlış Söylenen / Kullanılan / Yazılan Sözcükler

Badge image
Yıllardır döküman yazardım, hatta word belgesinde sürekli altı çizik gözükürdü. Hatalı yazdığımı söylerdi. Ben de haha salaklar bi düzeltemedi gitti şu hatayı dökümanın nasıl yazılacağını bilmiyorlar diye dalga geçerdim. Meğersem salak benmişim, geçen hafta öğrendim doğru yazılışını 😃

Ce: Yanlış Söylenen / Kullanılan / Yazılan Sözcükler

Badge image
turkishfootballer wrote:
Yıllardır döküman yazardım, hatta word belgesinde sürekli altı çizik gözükürdü. Hatalı yazdığımı söylerdi. Ben de haha salaklar bi düzeltemedi gitti şu hatayı dökümanın nasıl yazılacağını bilmiyorlar diye dalga geçerdim. Meğersem salak benmişim, geçen hafta öğrendim doğru yazılışını 😃


Demek ki yapımcısı Türk olmayan program bizden daha iyi Türkçe biliyormuş helal olsun. 😄
Benimde arada yaptığım hatalar varmış. Öğrenmenin yaşı yokmuş hocam.

Ce: Yanlış Söylenen / Kullanılan / Yazılan Sözcükler

Badge image
turkishfootballer wrote:
Yıllardır döküman yazardım, hatta word belgesinde sürekli altı çizik gözükürdü. Hatalı yazdığımı söylerdi. Ben de haha salaklar bi düzeltemedi gitti şu hatayı dökümanın nasıl yazılacağını bilmiyorlar diye dalga geçerdim. Meğersem salak benmişim, geçen hafta öğrendim doğru yazılışını 😃


estağfurullah hocam salak falan demeye gerek yok :D :D :D

Ce: Yanlış Söylenen / Kullanılan / Yazılan Sözcükler

Badge image
Toptan olmayan anlamına gelen kelime de çok yanlış söyleniyor ve yazılıyor.

Ce: Yanlış Söylenen / Kullanılan / Yazılan Sözcükler

Badge image
sessiz_gemi wrote:
Toptan olmayan anlamına gelen kelime de çok yanlış söyleniyor ve yazılıyor.


hafriyat kelimesi var aklima gelen.. bu isi yapan kuzenlerim amcalarim var ve bir kere olsun dogrusunu duymadim.. harfiyat derler :D

Ce: Yanlış Söylenen / Kullanılan / Yazılan Sözcükler

Badge image
revenqe wrote:
hafriyat kelimesi var aklima gelen.. bu isi yapan kuzenlerim amcalarim var ve bir kere olsun dogrusunu duymadim.. harfiyat derler :D

Bu konuyu açmadan önce bende öyle biliyordum ve söylüyordum fakat doğrusu hafriyat imiş :)

Ce: Yanlış Söylenen / Kullanılan / Yazılan Sözcükler

Badge image
exi wrote:
Bu konuyu açmadan önce bende öyle biliyordum ve söylüyordum fakat doğrusu hafriyat imiş :)


Bu mesleği yapanlar bile bilmiyor
 
Page 1